“ Marmaraereğlisi İYİ Parti ile İYİ olacak”

     “ Marmaraereğlisi İYİ  Parti ile İYİ olacak”

     Bizim Yaşam Gazetesi ve bizimyasam.org Genel Yayın Yönetmeni Halil Erem Yerli, Marmaraereğlisi İYİ Parti İlçe Başkanı Atakan Öztürk ile bir röportaj yaptı. İYİ Parti’nin genç  ve dinamik İlçe Başkanı Öztürk, sorulan soruları samimi ve içtenlikle cevapladı. İşte siz değerli okuyucularımızla paylaşmak istediğimiz o röportaj:

• Atakan Bey önce kendinizi kısaca tanıtır mısınız? Atakan Öztürk kimdir?

1985 Marmaraereğlisi doğumlu esnaf bir aileden gelmekteyim. Meslek lisesi mezunuyum ve esnaflık hayatımızı devam ettirip bu noktaya kadar geldik.

• Sizce siyaset nedir? Niçin yapılır?
• Siyaset veya politika ülke işlerini düzenleme, yani yönetme amacıyla siyasi erke sahip olma çabasıdır. Niçin yapıldığına gelince; toplumu kendi özel siyasi düşünce ve görüşünü benimsetmeye çalışarak yönetmektir, yönetmek istemektir.
• Neden siyasetçi oldunuz?
• 

İnsan sosyal bir varlıktır. Toplu olarak yaşar ve topluma karşı da sorumlulukları vardır. Bu sorumluluklardan biri de; gerek yerelde, gerek genelde toplum yaşamına önemli katkıda bulunmak onları mutlu kılmak için uğraşmak uğraş vermektir. Elini taşın altına koymaktır. Bu amaçla siyaset yapmalıdır. İşte ben de topluma yararlı olmak amacıyla siyasetçi oldum. Siyaseti kendime görev bildim.

• Peki siyasetçi nasıl olmalı? Siz nasıl bir siyasetçi olmak istiyorsunuz? Daha gençsiniz, geleceğiniz var, geleceğe nasıl hazırlanıyorsunuz?

1-Biliyoruz ki ve biraz önce de söylediğim gibi insan sosyal bir varlıktır. Toplu olarak yaşar. Sorumlulukları vardır. Bu sorumluluk yalnız kendisine ailesine karşı değil, yaşadığı topluma karşı da sorumludur. Bu sorumluluk ne ve hangi konuda olursa olsun toplum yararı asla unutulmamalıdır. Hele hele de bu husus; toplumu yönetmeye, yön vermeye çalışan siyasetçiler için ise çok önemlidir. Siyasetçi öncelikle ben bu topluma ekonomik, sosyal, kültürel anlamda ne verebilirim, içinde yaşadığım toplumun mutluluğunu nasıl sağlarım düşüncesinde olmalı. Halkın oylarıyla siyaset meydanında yükselirken, onu oylarıyla omuzlayan halka tepeden bakmamalıdır.

 2-Yine; öncelikle siyasetçinin ilk ilkesinin doğruluk olması noktasında inancım var.Doğru siyasetçilerle, doğru insanlarla bu yolda yürümenin mücadelesini vermek gerektiğin düşünüyorum ilk etapta. Siyaset genç yaşta yapıldığında ağır sorumlulukları, ağır vazifeleri üstüne getirebilir insanın, ama cesaretli olmak gerektiğine inanırım. Siyasette ve siyaseti yaparken en Önemli kavramın doğruluktan, dürüstlükten geçtiğine inanmışımdır her zaman. Bu genç yaşımda da tecrübeli doğru insanlarla, doğru yolda yürüdüğüme inanıyorum. Şunu açık yüreklilikle söylemeliyim ki, siyasetçi, olarak; “Hele bana ver oyu, sonra da güle güle dayı” diyen siyasetçilerden olmayacağım.

                Ülkemizdeki siyaseti nasıl buluyorsunuz?

1-Siyaset kısaca; siyasi erki ele geçirmek için yapılan çalışmadır. Yani o toplumu yönetme gücüne sahip olma girişimidir. Elbet ki, yönetsel anlayış kişilere, gruplara göre farklıdır. Bu farklılıkları partisel olarak düşünürsek A,B,C,Ç,D partileri dersek bunların düşünsel açıdan da yönetsel açıdan da farklılıkları vardır. Örneğin, kimisi sağ, kimisi sol, kimisi milli, kimisi liberal vb. görüşü benimser. İşte her parti de iktidar erki ele geçirmek için siyaset yapar, çaba gösterir. Bu elbette ki, doğaldır.  Ancak siyasi söylemlerde sokak ve küfür jargonu kullanmak siyaset etiğine sığmıyor, siyasetçiye de yakışmıyor. Maalesef ki, bugün ki bizdeki siyaset hakaretlerle dolu, küfür jargonu bir siyaset. Hiç de benimsemediğimiz bu siyaset dilinden İYİ Parti’nin bir mensubu olarak hep uzak olacağız.

2-Ülkemizdeki siyaseti, şu an için gençlerimize, orta yaşlı insanlarımıza ve ileri yaştaki insan gruplarının tamamını kapsamadığına inanıyorum. Tek adam rejiminin getirmiş olduğu baskılı, bıktırıcı, caydırıcı ve bu içinden çıkılmaz bir çember haline getirdiğine inanıyorum. Ülkemizdeki siyasal rejimin artık başka bir boyuta geçtiğini düşünüyorum ve bunu düzeltmek için elimizden gediği kadarıyla illerimizde ilçelerimizde çalışmalar yapmaya devam edeceğimizi düşünüyorum.

• Niçin İYİ Parti’yi tercih ettiniz?

1-İyi parti 25 Ekim 2017 de Meral Akşener liderliğinde kurulan bir parti. İYİ Parti kurulduğundan bu yana ilkeli, halka dönük, halka giden, derdini dert edinen siyasi bir partidir. Neden İYİ Parti sorusuna gelince, kurucumuz ve Genel Başkanımız Meral Akşener, gerek siyasal, gerekse eğitimsel olarak önemli bir birikim ve vizyona sahiptir.  Hem siyasal, hem kültürel bilgisi en yüksek düzeydir. Kendisini topluma adamış halkına, ana özlemiyle bakan ender bir özelliğe sahiptir. O nedenle onun genel başkanlığını yaptığı bir partide görev yapmak benim için onurdur. Yine, böyle bir genel başkanın partisinin üyesi olmak benim için bir şereftir. Yine onunla birlikte çalışmak gerek ilçemiz gerekse, ülkem için çok çok İYİ olacak.

    2- İYİ Parti’ye geçmemizin, bu partiyi kurmamızın en önemli sebeplerinden biri, eski siyasi partimizden geçmişimiz var. Biz eski partimizce (MHP) gerektiği şekilde yönetilemediğimize  inandık. Siyasal anlamda bir yol bulmamız, bir yol çizmemiz gerekiyordu ve biz de Sayın  Genel Başkanımızla beraber bu yola çıkarak İYİ Parti kadrolarını kurmaya başladık. Süreci de böyle devam ettiriyoruz.


İYİ Parti’nin diğer partilere göre farkı nedir? En önemli özelliği nedir?

İYİ Parti’nin en büyük özelliği bana göre; doğru ve emin siyaset anlayışı. Baskılı siyaset, tek adam rejimi bu bütün olumsuzlukları üstünden atmış, istediğimiz gibi konuşabilen birbirimizin sıkıntılarını halledebilen bu noktada tüm mücadeleyi veren bir parti olduğuna inanıyorum İYİ Parti’nin. En önemli özelliğine gelince;Bizim Genel Başkanımızın bize, bir anne şefkati ile yaklaşması,bu büyük şefkati ile bizi sahiplenmesidir. Özellikle altını çizerek yine soyluyorum ki, doğru siyasetin yapıldığı tek adres İYİ Parti’dir ülkemizde şu anda…

• Sayın Atakan Öztürk İYİ Parti olarak Marmaraereğlisi’nde nasıl bir çalışma yapıyorsunuz? Halkla iletişiminiz nasıl?

Biz partimizi kurduğumuz  günden beri halkla olan ilişkimizi hep sıcak tuttuk. Bunun için büyük çaba sarf ettik. Tabi esnaf kökenli bir aileden geldiğim için vatandaşla sürekli iç içe olan bir kesimdenim ve siyasetimi yine bu şekilde devam ettirmeye başladım. Genel başkanımızın da talimatıyla yılın 365 günün 300 gününü tamamıyla vatandaşımız ve halkımıza yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

•  Peki ilçeniz için öncel bir projeniz var mı? Yerelde iktidar olsanız nasıl bir yönetim uygulayacaksınız?

 Biz, hani 365 günün 300 vatandaşımız  halkımız için çalışacağız demiştik. Önceliğimiz önce halkın mutluluğu. Duruma göre vatandaşımız için hangi çalışma, hangi yapılması gereken  iş, onu mutlu  edecekse, önceliğimiz o olacak. Şunu söylemek isterim. Ben aynı zamanda Marmaraereğlisi Belediyesi Meclis Üyesiyim. Bundan iki yıl önce İzmir’de meclis üyeleri toplantımız vardı. Genel başkanımızın bize orada bir kıssası oldu. Dedi k; vicdanınızla  kendiniz arasında kalırsanız muhakkakı ki vicdanınızı dinleyin. Burada bize vermiş olduğu şifre şuydu: İlçenizin eksikleri, yapılması gereken güzellikler, ilçenizdeki projeler hangi siyasi parti olursa olsun doğruluktan yana el kaldırmayı bize talimat şeklinde verdi. Şunu  belirtmek isterim, ilçenin sıkıntıları elbet ki, ilk önceliğimiz olacak .Amacımız temiz siyaset. Ben genç bir ilçe başkanı olarak üzerime düşen, belediyecilik anlayışı olarak  yapmamız gereken temiz siyaset. Bunun açılımı çok farklı noktalara gidebilir. Temiz siyaset anlamında. Proje olarak Marmaraereğlisi  için yapılması gereken ne varsa yapmaya çalışacağız…  

• Yerel yönetime sahip olmak için yoğun bir çabanız var mı? Nasıl yerel yönetime sahip olabilirsiniz? Yani halka nasıl giderseniz yerel yönetime, sahip olursunuz?

Marmaraereğlisi uzun süreçlerden geçen bir ilçe. Samimiyet ilkesiyle hiçbir zaman bağdaşamamış. İlçedeki önceki siyasi büyüklerimiz vatandaşla iç içe olup projelerini anlatırken samimiyeti tamamıyla bir tarafa bırakmışlar. Ben Marmaraereğlisi’nde ilk önce vatandaşa, halkımıza samimiyetle gidildiğinde başarıya çok kısa bir şekilde ulaşabileceğimize eminim…

• Meclis üyesiyim demiştiniz, herhangi bir önerge veriyor musunuz? Yahut bir konuşma yapıyor musunuz? Bu önergeler ve konuşmanız nasıl karşılanıyor? Başkan size gerektiği gibi söz veriyor mu? Meclisiniz nasıl geçiyor?

Meclisimizde; bilindiği gibi CHP ile ittifak halindeyiz ve onlarla beraber çalışmalarımızı gayet samimi, açık ve şeffaf bir şekilde yürütmekteyiz. Komisyonlarda beraber görev alıyoruz. Başkan bize karşı ekstra bir netlik anlamında sıkıntı çıkarmıyor. Vatandaşın bizden ileriye yönelik istediği ne varsa, hepsini sorarak CHP ile birlikte değerlendirip ve mecliste İYİ Parti’yi en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyorum.

• CHP İlçe yönetimiyle yerelde de ittifak içindeyiz dediniz, bu iş birliği ile gelecek dönemde belediye başkanlığını alma şansınız var mı, ?

Evet CHP ile yerelde de ittifak içindeyiz. Verilen önergeleri CHP ile birlikte değerlendirip birlikte karar veriyoruz. Şu anda birliktelik en sıkıntısız bir şekilde devam ediyor. Bu işbirliği ile gelecek dönemde belediye yönetimini alacağımıza inanıyorum. Çünkü  İYİ çalışıyoruz, her şey ilçemizde İYİ olacak.

• Peki son olarak eklemek istediğiniz Marmaraereğlisi halkına vermek istediğini bir mesaj var mı? Nedir?
• 

Halkımıza buradan söylemek istediğim elbet ki çok şey var. Sizler aracılığıyla şunu söylemek istiyorum. Marmaraereğlisi’ni en kısa zamanda temiz, şeffaf siyasete kavuşturacağımızı buradan sizler aracılığıyla iletmek isterim. Marmaraereğlisi bence daha iyi noktalarda daha iyi ilçe vasfında olmalı. Çünkü; üç tarafı denizle çevrili bir ilçeden bahsediyoruz. Gerekli ilgi alakanın bugüne kadar yapıldığını pek görmüyorum. Eksiklerimizin çok olduğuna inanıyorum. Ben, fikirlerinden çok yararlandığım, büyüğüm Kadir Özğan, diğer büyüklerimiz ve ekibimizle, İYİ Parti olarak; temiz, şeffaf ve samimiyetle Marmaraereğlisi’ni  gerekli noktalara getirebileceğimize inanıyorum. Ve son söz olarak: MARMARAEREĞLİSİ  İYİ Parti ile İYİ olacak…

Röportaj için teşekkür eder başarı ve kolaylıklar dilerim.

Ben teşekkür ederim.